
Belediyeler ve İl Özel İdarelerine bağlı Yapı Kontrol Müdürlükleri, şehirlerin düzenini ve estetiğini korumak amacıyla imar mevzuatına aykırı kaçak yapılaşmayı önlemeyi görev edinmiştir. Ruhsatsız veya ruhsata aykırı olarak inşa edilen yapılar yalnızca yıkım kararıyla karşılaşmakla kalmaz; bu yapıların sahipleri de oldukça yüksek tutarlarda imar para cezalarıyla karşı karşıya kalabilir. Bu yaptırımlar, imar düzenine uygun bir çevre oluşturmayı ve yasa dışı yapılaşmayı engellemeyi hedeflemektedir.
Kaçak Yapı (İmara Aykırı Yapı) Nedir?
3194 sayılı İmar Kanunu’nun 21. maddesi uyarınca, belediye veya il özel idaresinden ruhsat alınmadan yapı inşa edilmesi yasaktır. Bu bağlamda:
- Ruhsat alınmadan inşa edilen yapılar, yani ruhsatsız yapılar,
- Ruhsatlı yapılarda, ruhsat ve eklerine aykırı olarak gerçekleştirilen yapı ve esaslı tadilatlar
“Kaçak Yapı” veya “İmara Aykırı Yapı” olarak kabul edilmekte ve bu yapıların sahiplerine Kanun’da öngörülen cezalar uygulanmaktadır.
İmara Aykırı Kaçak Yapı Tespit Edildiğinde Hangi İşlemler Uygulanır?
Ruhsatsız ya da ruhsat ve eklerine aykırı bir yapının tespiti durumunda, şu adımlar izlenir:
- Yapı Tatil Tutanağı Düzenlenir ve İnşaat Mühürlenir: İlgili belediye veya il özel idaresi, 3194 sayılı İmar Kanunu’nun 32. maddesi gereğince, yapı tatil tutanağı düzenler. Bu tutanakla yapının mevcut durumu kayıt altına alınır ve inşaat mühürlenerek durdurulur.
- Tutanak Tapu Kaydına İşlenir: Kaçak yapı durumu, ilgili idare tarafından tapu dairesine yazılı olarak bildirilir ve bu bilgi tapu kayıtlarının beyanlar hanesine en geç yedi gün içinde işlenir.
- İmar Para Cezası Uygulanır: Yapının imar mevzuatına aykırı olması nedeniyle, 3194 sayılı İmar Kanunu’nun 42. maddesinin 2. fıkrasına göre idari para cezası verilir.
- Ruhsat Alınmazsa veya Aykırılık Giderilmezse:
- Süre Verildiğinde: Tespit sonrası verilen süre içinde ruhsat alınmaz ya da aykırılıklar düzeltilmezse,
- Süre Verilmediğinde: En fazla bir ay içinde bu koşullar yerine getirilmezse, aynı Kanun’un 32. maddesine göre yapı hakkında yıkım kararı alınır.
- Ceza Davası Açılır: Yapı sahibine, Türk Ceza Kanunu’nun 184. maddesi gereğince “imar kirliliğine neden olma” suçundan Asliye Ceza Mahkemesi’nde ceza davası açılır.
İmar Para Cezası Kime Verilir?
İmara aykırı yapı tespit edildikten sonra, ilk olarak belediye veya il özel idaresi encümeni tarafından 3194 sayılı İmar Kanunu’nun 42. maddesinin 2. fıkrasına göre imar para cezası uygulanır. Bu ceza, “imar mevzuatına aykırı yapı yapma” eylemi için öngörülmüştür ve ruhsatsız ya da ruhsat ve eklerine aykırı yapı yapma durumlarında kimlere imar para cezası verileceği ile bu imar para cezasının hesaplanma yöntemi ayrıntılı olarak düzenlenmiştir.
3194 sayılı İmar Kanuna göre imar para cezası şu kişilere uygulanabilir:
- Yapının sahibi,
- Yapı müteahhidi,
- Aykırılığı altı iş günü içinde idareye bildirmeyen ilgili fenni mesul.
Bir yaptırımın adil ve hukuka uygun olabilmesi için, cezanın doğru kişiye verilmesi büyük önem taşır. Hukukun temel ilkelerinden biri olan “cezaların şahsiliği” prensibi gereği, bir fiilden doğan ceza yalnızca o fiili gerçekleştiren kişiye uygulanmalıdır. Özellikle imar mevzuatına aykırı fiillerde, bu ilkeye titizlikle uyulması gerekmektedir.
İmar hukukunda, ruhsatsız veya kaçak yapılar nedeniyle kesilen para cezalarının muhatabı konusunda sıkça hatalar yapılmaktadır. Yapı sahibinin, taşınmazın maliki ile aynı kişi olması zorunlu değildir. Bu nedenle, ruhsatsız yapıyı inşa eden kişinin, taşınmaz malikinden farklı biri olduğunun tespit edilmesi halinde, ceza doğrudan yapıyı inşa eden kişiye verilmelidir. Aksi durumda, taşınmaz sahibinin cezalandırılması, “cezaların şahsiliği” ilkesine aykırı olacak ve hukuka uygun olmayan bir durum ortaya çıkacaktır.
Hukuk sisteminde, idari yaptırımların hukuka uygun olması için sadece gerçek sorumlulara uygulanması şarttır. Yanlış kişilere kesilen imar para cezaları, iptal davalarına konu olabileceği gibi, ilgili idarenin hukuki sorumluluğunu da gündeme getirebilir. Bu yüzden, ceza uygulamalarında dikkat edilmesi gereken temel noktalar şunlardır:
- Fiili gerçekleştiren kişi tespit edilmelidir. Yapının kimin tarafından inşa edildiği net olarak belirlenmelidir.
- Taşınmaz maliki ile yapı sahibi arasındaki fark gözetilmelidir. Malik, inşa sürecinde rol almamışsa cezadan sorumlu tutulmamalıdır.
- Hukuki süreç titizlikle yürütülmelidir. Hatalı cezalar hem bireylerin mağduriyetine yol açabilir hem de idareyi hukuki yaptırımlarla karşı karşıya bırakabilir.
İmar para cezalarının hukuka uygun olabilmesi için, yalnızca fiili işleyen kişilere uygulanması gerekir. Aksi takdirde, hukuka aykırılık söz konusu olacak ve cezalar iptal edilebilecektir. Bu bağlamda, dikkate alınması gereken temel hususlar şunlardır:
- Kat Karşılığı İnşaat Sözleşmeleri: Kat karşılığı inşaat sözleşmelerinde, ruhsata aykırı işlemler nedeniyle uygulanacak idari yaptırımların doğru muhataba yöneltilmesi büyük önem taşımaktadır. Bu tür projelerde inşaatın fiili uygulayıcısı yüklenici müteahhit firma olduğundan, ruhsatsız ya da ruhsata aykırı işlemler sebebiyle kesilecek imar para cezalarının da doğrudan müteahhit firmaya yöneltilmesi gerekmektedir. Aksi takdirde, arsa sahibi adına düzenlenen cezalar hukuka aykırı olacak ve iptale konu edilebilecektir.
Danıştay 14. Dairesi’nin 27.02.2019 tarih ve E:2018/5803, K:2019/1436 sayılı kararında, “Cezaların şahsiliği ilkesi gereğince, 3194 sayılı İmar Kanunu’nun 42. maddesi kapsamında uygulanacak para cezasının, ruhsatsız veya ruhsata aykırı yapıyı fiilen inşa eden ya da ettiren kişi adına düzenlenmesi gerekmektedir. Başka bir deyişle, cezanın doğrudan yapı sahibine yöneltilmesi esastır. Ancak yapı sahibi ile taşınmaz maliki her zaman aynı kişi olmayabileceğinden, eğer ruhsatsız yapıyı inşa eden kişinin taşınmaz malikinden farklı olduğu tespit edilirse, cezanın taşınmaz malikine değil, doğrudan yapıyı yapan kişiye uygulanması zorunludur.” şeklinde hüküm kurularak, imar para cezalarının doğru muhataba yöneltilmesi gerektiği ve cezaların şahsiliği ilkesine sıkı bir şekilde bağlı kalınması gerektiği açıkça vurgulanmıştır.
- Sonradan Bağımsız Bölüm Satın Alanlar: Yapının ilk inşa aşamasında gerçekleşen ruhsata aykırılıklar nedeniyle, sonradan bağımsız bölüm satın alan kişilere imar para cezası kesilemez. Aykırılıklar, önceki malik döneminde gerçekleştiği için sorumluluk yeni alıcıya yüklenemez.
Nitekim Danıştay 6. Dairesinin 05.11.2020 tarih ve E:2019/11126 K:2020/10449 sayılı kararında “Davalı idare tarafından aykırılıkların kim tarafından yapıldığı hususunda gerekli araştırma yapılarak, mevzuata aykırı inşai faaliyeti yapan kişi veya kişilerin tespit edilmesi ve idari yaptırımın da bu kişi veya kişilere uygulanması gerekirken, cezaların şahsiliği ilkesine aykırı olarak, dört farklı blok ve ortak alanlar için tespit edilen aykırılıklar nedeniyle, tapuda bağımsız bölüm maliki olarak görünen tüm şahıslarla birlikte davacının “yapı maliki” sıfatıyla para cezasıyla cezalandırılmasına ilişkin işlemde hukuka uyarlık bulunmadığı sonucuna varılmıştır.” şeklinde hüküm kurarak önceki malik döneminde gerçekleştirilen imara aykırılıkların yeni maliklere yüklenemeyeceği vurgulanmıştır.
- Maliklerin Aykırılık İddialarını İspatlama Hakkı: Ruhsatlı yapılardaki sonradan ortaya çıkan aykırılıklarda, yapı tatil tutanağının düzenlendiği tarihte malik olan kişi, aykırılığı kendisinin yapmadığını ve satın aldığında mevcut olduğunu ispat ederse, bu kişiye imar para cezası kesilemez.
Nitekim Danıştay 14. Dairesinin 27.02.2018 tarih ve E:2015/2198, K:2018/952 sayılı kararında “İdare tarafından malik hakkında herhangi bir yaptırım uygulanmadan önce, aykırılığın kim tarafından gerçekleştirildiğinin tespit edilmesi gerektiği, maliklerin aykırılığın sorumlusu olup olmadığını ispat etme hakkının bulunduğu, aksi durumda cezaların şahsiliği ilkesine aykırı bir işlem tesis edilmiş olacağı…” belirtilmiştir.
- Mirasçılar: Mirasçılar, kendilerinin inşa etmedikleri ruhsatsız yapılar nedeniyle para cezasına muhatap edilemez. Bu durum, cezaların şahsiliği ilkesiyle de örtüşmektedir.
Nitekim İstanbul Bölge İdare Mahkemesi 5. İdare Dava Dairesinin 03.04.2019 tarih ve E:2017/2109, K:2019/1198 sayılı kararında da bu husus açıkça vurgulanmıştır. Kararda, “Miras yoluyla intikal eden taşınmazlarda mirasçılara idari yaptırım uygulanamayacağı, ancak taşınmazın mirasçılara geçişi sonrasında yapılan hukuka aykırı inşai faaliyetlerin tespiti halinde, yapı sahibinin belirlenmesi suretiyle işlem tesis edilebileceği…” ifade edilmiştir.
- Malik ve Kiracı Sözleşmeleri: Malik ile kiracı arasında yapılan sözleşmede, kiracının ruhsat almadan yapı ve tadilat yapamayacağı açıkça belirtilmişse, bu tür ruhsatsız işlemlerden dolayı malike imar para cezası verilmesi hukuka aykırıdır.
Nitekim Danıştay 14. Dairesinin 9.05.2018 tarih ve E:2015/3246, K:2018/4116 sayılı kararında da “Ruhsata aykırılıkları yapan” kişinin imar para cezasının muhatabı olacağından ve ruhsata aykırılıkları yapanın müteahhidi ve kiracısı olduğu anlaşıldığından, davacıya maliki olduğu taşınmaz üzerinde ruhsata aykırı yapı yapıldığından bahisle verilen para cezasında, “Cezaların Şahsiliği” ilkesi açısından hukuka uyarlık bulunmamaktadır.” şeklinde hüküm kurarak kiracının imara aykırı eylemleri sebebiyle malike imar para cezası verilemeyeceğine vurgu yapmıştır.
İmar Para Cezası Nasıl Hesaplanır?
İmar para cezası, 3194 sayılı İmar Kanunu’nun 42. maddesi uyarınca belirlenir ve cezanın muhatabı tespit edildikten sonra hesaplama aşamasına geçilir. Hesaplama üç aşamada gerçekleştirilir:
- Temel Para Cezası: İlk olarak, 3194 sayılı İmar Kanunu’nun 42. maddenin 2. fıkrasının (a) veya (b) bentlerine göre temel ima para cezası miktarı belirlenir.
- Artırım Sebepleri: Belirlenen temel imar para cezası üzerinden, 2. fıkranın (c) bendindeki alt bentlerde sıralanan artırım sebepleri uygulanır.
- İlave Para Cezası: Son olarak, 2. fıkranın (ç) bendi uyarınca hesaplanan ilave imar para cezası eklenerek toplam ceza miktarı oluşturulur.
İmar para cezasının belirlenmesi sürecinde yapılacak herhangi bir hata, cezanın iptali için güçlü bir hukuki gerekçe oluşturabilir. Özellikle hesaplamalardaki yanlışlıklar veya eksik uygulamalar, idari işlemin dayanağını zayıflatır ve cezanın hukuka uygunluğunu tartışmalı hale getirir. Temel cezanın hatalı belirlenmesi, artırıma neden olan unsurların yanlış uygulanması ya da ek cezanın eksik veya fazla hesaplanması gibi durumlar, mahkemeler tarafından cezanın iptal edilmesine yol açabilir. Bu nedenle, imar para cezalarının usulüne uygun şekilde düzenlenmesi, hesaplama ve değerlendirme süreçlerinde titizlikle hareket edilmesi büyük önem taşımaktadır.
- Ölçüm Hatası: Yapı tatil tutanağında, yapının inşaat alanının eksiksiz, açık ve detaylı bir şekilde belirlenmesi gerekmektedir. Alan ölçümünün hatasız yapılması ve doğru bir krokisinin hazırlanması, cezai işlemlerin hukuka uygunluğunu sağlamada kritik bir rol oynar. Ölçüm sırasında net ve kesin veriler elde edilmelidir. Eksik, yanlış veya hatalı ölçümler, idari işlemin geçerliliğini tartışmalı hale getirebilir ve cezanın iptaline neden olabilir.
Nitekim Danıştay 14. D., 24.09.2018 tarih ve E:2015/3035, K:2018/5624 sayılı kararında “Uyuşmazlığın çözümü amacıyla yaptırılan keşif ve bilirkişi incelemesi sonucunda düzenlenen bilirkişi raporunda, toplam aykırılıktan etkilenen alanın 1201,2 m²olarak tespit edildiği, dava konusu encümen kararında ise toplam aykırılıktan etkilenen alanın 1.454 m²olarak tespit edildiği, söz konusu farklılığının temel cezayı etkileyen nitelikte olduğu dikkate alındığında, İdare Mahkemesince para cezasının tamamının iptaline karar verilmesi gerekir.” şeklinde hüküm kurarak ölçüm hatasında yapılan hataların imar para cezasının iptaline sebep olacağına vurgu yapmıştır.
- Etkilenen Alan Hesabındaki Hatalar: Etkilenen alan tespitinde yapılan hatalar, ruhsatsız veya ruhsata aykırı kaçak yapı noktasında imar para cezasının en önemli iptal sebebidir. Bunun sebebi ise, belediyeler tarafından “etkilenen alan” kavramının çok geniş bir şekilde yorumlanmasıdır. Mahkeme kararlarında ise bu kavram daha dar yorumlanmaktadır.
Nitekim Danıştay 14. D., 27.09.2018 tarih ve E:2015/2435, K:2018/5780 sayılı kararında “Dava konusu encümen kararının dayanağı olan 06.04.2012 günlü yapı tatil tutanağı incelendiğinde, söz konusu yapı tatil tutanağında yapının durumunun “binanın bodrum katında bulunan ortak kullanım alanlarının ve 3 adet kömürlüğün davacı tarafından 1 ve 2. kata göre bölme duvarlar yapılarak meskene çevrildiği” şeklinde tespite dayandığı, ancak ruhsat ve eki projelere aykırılığın, ölçümlerinin somut ve ayrıntılı olarak saptanmadığı, yapıda bulunan aykırılıkların hali hazırdaki durumunun ayrıntılı bir şekilde tespit edilmediği anlaşılmaktadır.” şeklinde hüküm kurarak etkilenen alan hesabındaki hataların imar para cezasının iptali noktasındaki önemini belirtmiştir.
- Yapı Sınıfı ve Grubunun Belirlenmesinde Yapılan Hatalar: Yapı sınıfı veya grubunun belirlenmesinde hata yapılması durumunda, tıpkı etkilenen alanda hata yapılmasında olduğu gibi kaçak yapı için verilen para cezasının tamamı iptal edilir. Birden fazla ruhsatsız yapı varsa, her yapının sınıf ve grubunun için ayrı ayrı belirlenmesi ve her yapı için ayrı ayrı para cezası yapılması gerekir.
Nitekim Danıştay 14. D., 24.09.2018 tarih ve E.2015/7878, K:2018/5597 sayılı kararında “Bu durumda, para cezasının hesabındaki temel kriterlerden aykırılıktan etkilenen alana ilişkin miktarda bir farklılık bulunmasa da, idarenin belirlediği ile bilirkişinin tespit ettiği ruhsata aykırı yapıların yapı sınıf ve grubunda farklılıklar olduğu ve bu hususun temel cezayı etkileyen nitelikte olduğu dikkate alındığında, İdare Mahkemesince para cezasının tamamının iptaline karar verilmesi gerekir” şeklinde hüküm kurarak yapı sınıf ve gurubunun belirlenmesinde yapılan hataların imar para cezasının iptal noktasında önemine vurgu yapmıştır.
- Mekânsal Olarak Alan Oluşturmayan İmalatlarda Temel Para Cezasının Hesaplanmasında Yapılan Hatalar: Mekânsal olarak alan oluşturmayan bahçe duvarı, istinat duvarı, kapı, pencere gibi imalatlarda, metrekare bazında hesaplanamayacağı için para cezasının 3194 sayılı Kanunun 42. maddesinin 2. Fıkrasının (b) bendine göre yapının maliyet bedeli üzerinden hesaplanması gerekir.
Nitekim Danıştay 14. D., 19.09.2018 tarih ve E:2015/1310, K:2018/5409 sayılı kararında “Bu durumda; mekânsal olarak alan oluşturmayan imalatlarda para cezasının 3194 sayılı Kanunun 42. maddesinin 2. fıkrasının (b) bendi uyarınca yapının maliyet bedeli üzerinden hesaplanması gerektiği halde, mekânsal alan oluşturmayan uyuşmazlıktaki bahçe duvarı için verilen para cezasının yapının inşaat alanı üzerinden hesaplanmasında hukuka uyarlık bulunmamaktadır.” şeklinde hüküm kurarak mekânsal alan oluşturmayan uyuşmazlıklardaki verilen imar para cezasının yapının inşaat alanı üzerinden hesaplanmasının hukuka uygun olmadığına karar vermiştir.
İmar Para Cezasına İtiraz Nereye Yapılır?
Ruhsatsız veya ruhsata aykırı yapıların tespit edilmesi sonucunda verilen imar para cezaları, belediye encümeni veya il özel idaresi encümeni tarafından karara bağlanmaktadır. Bu nedenle, söz konusu cezalara ilişkin itirazlar doğrudan bu idari birimlere yapılabilir. Ancak burada dikkat edilmesi gereken önemli bir nokta, itiraz sürecinin zorunlu olmamasıdır.
İlgili kişiler, cezaya karşı önce idari itiraz yolunu tüketmek zorunda olmaksızın doğrudan yargı yoluna başvurabilir. Yani, idari birimlere yapılan itiraz, bir ön şart niteliği taşımadığından, bireyler itiraz etmeden doğrudan dava açma hakkına sahiptir. Bu durum, idari yaptırımlara karşı hızlı ve etkili bir hukuki koruma sağlanması açısından önemli bir avantaj sunmaktadır.
İmar Para Cezasına Karşı Hangi Mahkemede Dava Açılır?
3194 sayılı İmar Kanunu’nun 42. maddesi uyarınca, imar para cezasına ilişkin encümen kararlarının iptali için açılacak davalarda görevli ve yetkili mahkeme, kaçak yapının bulunduğu yerdeki İdare Mahkemesidir. Eğer yapının bulunduğu ilde bir İdare Mahkemesi yoksa, bu durumda dava, o ilin bağlı olduğu en yakın İdare Mahkemesinde görülebilir.
İmar Para Cezasına Karşı Dava Açma Süresi Nedir?
İmar para cezasına itiraz ve dava açma süresi, belediye veya il özel idaresi encümeninin kararının ilgili kişiye tebliğ edildiği tarihten itibaren işlemeye başlar. Tebliğ sonrası, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 7. maddesi uyarınca, cezanın iptali için dava açma süresi 60 gündür ve bu süre içinde dava, İdare Mahkemesinde açılmalıdır.
İmar Para Cezasının Ödenmemesi
İmar para cezasının ödenmemesi durumunda tahsil aşamasına geçilir. İmar para cezası kesildikten sonra encümen kararının ilgili kişiye tebligatı yapılmaktadır. Tebliğ tarihinden itibaren 30 günlük yasal süresi içerisinde para cezası ödenmezse tahsil aşaması devreye girer. Amme Alacaklarının Tahsili Usulü Hakkında Kanun hükümleri kapsamında 6183 sayılı kanun maddesi uygulanır.
İlgili kişiye öncelikle bir ödeme emri gönderilir. Ödeme emrini alan ilgili kişi İdare Mahkemesi’ne başvurmak sureti ile bu emre itiraz etme hakkını kullanabilir. Ödeme emri tebliğ edilen ilgili kişi tebliğ tarihinden itibaren 15 günlük süresi içinde davayı açmalıdır. Ödeme emri tebliğ edildikten sonra ilgili kişiye tanınan yasal süresi içinde ödemenin ya da itirazın yapılması gerekir.
Bu işlemler yapılmadığı takdirde para cezası ödenmez ise haciz işlemlerine başlanabilir. Para cezası kime kesildi ise araçlarına, banka hesaplarına, tapu kayıtlarına haciz uygulaması gerçekleştirilir. İlgili kişi haciz işlemlerine yönelik olarak İdare Mahkemesi’ne dava açacaksa 60 günlük yasal süreyi dikkate almalıdır.
Sıkça Sorulan Sorular
-
İmar Para Cezası Nedir?
İmar para cezası, ruhsatsız veya ruhsata aykırı yapılaşma nedeniyle, belediye veya il özel idaresi encümeni tarafından verilen idari bir yaptırımdır.
-
İmar Para Cezası Hangi Durumlarda Verilir?
İmar para cezası, ruhsatsız yapı yapılması, ruhsata aykırı tadilatlar yapılması veya yapı tatil tutanağı düzenlenmesine rağmen düzeltici adımların atılmaması durumunda verilir.
-
İmar Para Cezası Kim Tarafından Verilir?
İmar para cezası, ilgili belediye encümeni veya il özel idaresi encümeni tarafından verilir. Belediye sınırları içinde belediye encümeni, belediye sınırları dışında ise il özel idaresi encümeni bu cezaları vermekle görevlidir. Büyükşehir belediyesi bulunan yerlerde, bu yetki ilçe belediyelerine aittir.
-
İmar Para Cezasına İtiraz Etmek Mümkün mü?
Evet, belediye veya il özel idaresi encümeninin imar para cezası kararına karşı itiraz edilebilir veya imar para cezası kararına karşı iptal davası açılabilir.
-
İmar Para Cezasına Karşı Dava Açma Süresi Ne Kadar?
İmar para cezasına karşı dava açma süresi, encümen kararının tebliğinden itibaren 60 gündür.
-
İmar Para Cezasına İtiraz Nereye Yapılır?
İmar para cezasına karşı itirazlar, ilgili belediye veya il özel idaresine yapılabileceği gibi, doğrudan idare mahkemesinde de dava açılabilir.
-
İmar Para Cezasının Doğru Kişiye Verilip Verilmediği Nasıl Anlaşılır?
İmar para cezası, ruhsatsız yapıyı inşa eden kişiye uygulanmalıdır. Eğer taşınmaz maliki ile yapıyı inşa eden kişi farklıysa, cezanın şahsiliği ilkesi gereği, ceza yapıyı inşa eden kişiye verilmelidir. Bu durumda, malik yalnızca mülk sahibidir ve ceza, yapıyı gerçekleştiren kişiye yönlendirilmelidir.
-
Kat Karşılığı İnşaat Projelerinde İmar Para Cezası Kime Uygulanır?
Ruhsata aykırı işlemlerden yüklenici müteahhit sorumlu olduğunda, imar para cezasının ona uygulanması gerekmektedir.
-
Ruhsatsız Yapı Satın Alan Bir Kişi İmar Para Cezası Ödemek Zorunda mı?
Hayır, ruhsatsız yapıyı satın alan kişi, satın alma tarihinden önceki aykırılıklardan sorumlu tutulamaz.
-
İmar Para Cezasının Miktarı Nasıl Hesaplanır?
İmar Kanunu’nun 42. maddesine göre temel ceza belirlenir, ardından artırım sebepleri ve ilave cezalar uygulanır.
-
İmar Para Cezasına İtiraz Edilmezse Ne Olur?
İtiraz edilmezse imar para cezası kesinleşir ve tahsil süreci başlar.
-
İmar Para Cezası Ödenmezse Ne Olur?
İmar para cezası ödenmezse, Amme Alacaklarının Tahsili Usulü Hakkında Kanun hükümleri gereği, haciz işlemleri uygulanabilir.
-
İmar Para Cezasına Karşı Dava Açıldığında Süreç Durur mu?
Hayır, dava açılması imar para cezasının tahsil sürecini durdurmaz. Ancak dava sonucunda imar para cezası iptal edilirse, ödenmiş tutar geri alınabilir.
-
Bağımsız Bölüm Satın Alan Kişilere İmar Para Cezası Kesilebilir mi?
Eğer aykırılıklar önceki malik döneminde gerçekleşmişse, sonradan bağımsız bölüm alan kişilere imar para cezası kesilemez.
-
İmar Para Cezasına Karşı Hangi Mahkemede Dava Açılmalıdır?
İmar para cezasına ilişkin davalar, yapının bulunduğu yerdeki idare mahkemesinde açılmalıdır.
Neden Biz?
Güneş & Güneş Hukuk Bürosu olarak, imar para cezalarının iptali süreçlerinde müvekkillerimize kapsamlı hukuki destek sunmaktayız. İmar para cezaları, karmaşık idari süreçlerle bağlantılı olup, bu alanda hak kayıplarının önlenmesi ve sürecin hukuka uygun şekilde yürütülmesi büyük önem taşır. Bu doğrultuda, aşağıda belirtilen alanlarda uzman hukuki danışmanlık ve temsil hizmeti sağlıyoruz:
- Hukuki Danışmanlık ve Süreç Yönetimi: İmar mevzuatı kapsamında uygulanan para cezalarının hukuki dayanaklarını detaylı şekilde analiz ediyor, müvekkillerimize sürecin her aşamasında rehberlik ediyoruz. Yapılan incelemelerle, müvekkillerimizin en doğru hukuki adımları atmalarını sağlıyoruz.
- İtiraz ve Dava Süreçleri: Hukuka aykırı veya hatalı şekilde uygulanan imar para cezalarına karşı itiraz süreçlerini yönetiyor ve iptal davalarında profesyonel destek sunuyoruz. Bu süreçlerde zaman kaybını önlemek ve hakların korunmasını sağlamak adına etkili ve hızlı bir şekilde hareket ediyoruz.
- Cezaların Hukuki Değerlendirilmesi: İmar para cezalarının doğru kişiye uygulanıp uygulanmadığını, ceza miktarının hesaplanma sürecindeki hataları ve mevzuata uygunluğunu titizlikle inceliyoruz. Hatalı veya haksız cezalara karşı müvekkillerimizin haklarını korumak için gerekli hukuki girişimlerde bulunuyoruz.
- İtiraz Süreçlerinin Etkin Yönetimi: Belediye veya il özel idaresi encümen kararlarına karşı itiraz süreçlerini etkin bir şekilde yönetiyoruz. Ön itiraz süreçlerinden doğrudan dava açmaya kadar her aşamada müvekkillerimize hukuki destek sağlıyoruz.
- Hakların Korunması ve Temsil: İmar Kanunu ve ilgili mevzuat çerçevesinde müvekkillerimizin haklarının ihlal edilmemesi için gerekli tüm hukuki önlemleri alıyor, yargı süreçlerinde etkin bir şekilde temsil ediyoruz.
Güneş & Güneş Hukuk Bürosu olarak, alanında uzman kadromuz ve müvekkil odaklı hizmet anlayışımızla, imar para cezalarının iptali süreçlerinde yanınızdayız. Haklarınızı korumak ve bu süreci en etkili şekilde yönetmek için profesyonel destek sunmaya devam ediyoruz.